28 Nisan 2011 Perşembe

SİHİRBAZ ŞAPKASINDA TAVŞAN PASTASI VE TAVŞAN KURABİYELER

     Abra kadabraaaa...Sihirbazın şapkasından çıkan bu iki yaramaz tavşan Arda ve Aras...Sevgili Pervin, sevimli ikizleri Arda ve Aras için tavşan temalı bir doğumgünü partisi düzenlemiş...
     Tavşanlı pastaya , tavşanlı kurabiyeler, bir de tavşan kostümü giyen animatör eklenince herşey tamamlanmış...
     Tavşanlı kurabiyeleri iki farklı modelde çalıştım...

      Hayatın süprizlerle dolu şapkasından hep hayal ettikleri güzelliklerin çıkması dileğiyle Arda ve Aras'ı tekrar kutluyor uzun ve mutlu bir yaşam diliyorum...

25 Nisan 2011 Pazartesi

CAİLLOU PASTASI-1 VE KURABİYELERİ

     Artık Caillou pastalarını yayınlamaya başlamanın zamanı gelmişti, işte 1 numara... Bu pastanın sahibi küçük Hanım'ın adı da Duru... Seçil Hanım'ın kızı Duru için geçen sene Gece Bahçesi temalı bir pasta hazırlamıştım. Geçen seneki pastasını görmek için lütfen buraya tıklayın. Gece Bahçesi karakterlerini Duru sayesinde tanımıştım, sonrasında defalarca bu karakterlerle haşır neşir olmuştum...
     Bu sefer de Duru beni Caillou ve ailesiyle tanıştırdı ve aynı şekilde Caillou pastalarının devamı geldi... Minik Duru'nun bu anlamda gerçekten farklı bir uğuru var :-)))
     Bir yaş daha büyümenin olgunluğuyla Duru aylar öncesinden pastasının nasıl olacağına karar vermiş, "bu sene de "Caillou pastamı almaya gideriz", "Eve gelirken yine kapağını açar bakarım", "Pastamı herkese ben dağıtacağım" ..... diye bir dolu hayal kuruyormuş. Seçil Hanım Duru'nun tüm aileyi eksiksiz istediğini söyleyince, ben de onları  ma aile pikniğe göderdim...
     Parti şapkalı Caillou kurabiyeleri de Duru'yu mutlu eden ayrıntılar arasında yerlerini aldılar.
   Ve benim için en özel an; geri bildirim maili...Seçil Hanım'dan yine beni çok mutlu eden bir mail adım:
"Duru "Caillou" pastasını gördüğünde gözlerindeki mutluluğu kelimelerle anlatmam imkansız diyebilirim. Doğumgününden önceki gece anneannesinde kaldığı için Duru bu sene pastasını almaya gelemedi. Biz de sabah o eve gelmeden evi süsledik, hazırlık yaptık. Bütün Cumartesi gecesi ve pazar sabahı anneannesiyle dedesine pastasını sormuş. Biz babasıyla pastayı alıp eve dönerken "pastam olmuş mu?", "nasıl olmuş?" diye bana telefon etti. Çok merak etmiş. Pazar günü öğleden sonra kapıdan girer girmez "pastam pastam" diye mutfağa koştu. Dediğim gibi, pastayı gördüğü anki mutluluğu kelimelerle anlatamam. Önce yüzünde bir gülümseme ve şaşkınlık ifadesiyle pastaya baktı. Sonra da başladı incelemeye. Size söz ettiğim gibi, Duru detaylara çok dikkat eden bir çocuk. Giydikleri kıyafetlerin renklerini, piknik örtüsünü, uçurtmayı, önlerindeki tabaklardaki pastaları tek tek inceledi. Hatta akşamı beklemeden tabaklardaki minik pastalardan yedi :)) Akşam pastayı misafirlerimiz görünce hepsi çok beğendi. Zaten Duru ne izlese ailede herkes izliyor ve karakterleri öğreniyor. Onun için bilen herkes, karakterleri ne kadar benzettiğinizi konuştu. Lezzeti konusunda ise fazla söze gerek yok, yine çok güzeldi. Afiyetle yedik. Ellerinize sağlık.
Ayrıca doğumgünü için hazırladığınız kurabiyeler de harikaydı. Bu kurabiyelerden ona bahsetmediğim için tam bir sürpriz oldu. Duru bunlara da bayıldı. Kurabiyeleri tabağa koyup servis yapmama fırsat vermeden kutuyla kendi elleriyle tek tek misafirlerimize verdi. "Sana yeşil şapkalı, sana turuncu şapkalı, sana mavi şapkalı vercem" diye diye herkese dağıttı. Tabi kendine her renkten ayırmayı ihmal etmedi :))
Size tekrar çok teşekkür ediyorum. En değerli varlığım kızımın hayallerini gerçeğe dönüştürmede yaptığınız katkılar için, emeğiniz ve sevginiz için.
Tekrar görüşmek dileğiyle..."


Ben de Duru'ya hayatın hep böyle güzel süprizler hazırlamasını ve yüzünü güldürmesini diliyorum....

21 Nisan 2011 Perşembe

ARI MAYALI 1 YAŞ PASTASI

     Çocuk pastalarına geri dönüş yaparak minik arı maya Duru'nun 1 yaş pastası ile selamlıyorum sizleri...Gökçen Hanım kızı Duru'yu Arı Maya'ya benzettiklerini söyledi ve  bu yüzden pastasının da Arı Maya konseptinde olmasını istedi...

     Minik arılar, kelebekler ve rengarenk çiçeklerin eşlik ettiği Arı Maya Duru'yu pastasının ortasında bir yaprağın üzerine yerleştiriverdim.
     Doğrusu renkleriyle, konseptiyle çalışması çok keyifli pastalardan biri oldu... Minik Duru'ya sağlık, mutluluk ve başarı dolu bir yaşam diliyorum, yüzü Arı Maya gibi hep gülsün...

18 Nisan 2011 Pazartesi

TANGA PASTA (EXTRA NAUGHTY CAKE)

    Yasaklamalarla geçen uzun sürenin ardından yeni pastalarla yeniden merhaba... Zaten resim eklemekte zaman özürlüydüm, bir de blogspotun kapanması ile bekleyen pastalar iyice arttı. Açığı kapatabilmek için artık 2-3 güne bir pasta yayınlayacağım...Ve işte ilki, öyle sansüre böyle pasta... 
      Bu sansürlük pasta sevgili eşimin süpriz doğum günü pastası...O gün 2 ayrı pasta daha yaptığımdan o kadar yoğundum ki, eşim diğer pastaları gördü ama bu pastaya sıra geldiğinde artık mutfağa bile uğramıyordu ve  böylece süprizi yapmak da kolay oldu...
      Arkadaşlarımızla buluşmaya giderken kendi elleriyle taşıdığı kutuda kendi pastası yerine bir arkadaşımızın sipariş verdiği pastayı taşıdığını sanıyordu. Pastamız masaya geldiğinde hem onun için hem etraftaki diğer masalar için büyük süpriz oldu...
Bu pasta Debbie Brown'un Extra Naughty Cakes adlı kitabının kapağındaki pastanın bir benzeri...Birkeç pasta modeli seçmiştim ama arkadaşlarım oybirliğiyle bu pastada karar kılınca ben de onları kırmadım ve bu pastayı hazırladım...
   Eşim için daha önce hazırladığım pastalara buraya ve buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
İYİ Kİ VARSIN, SENİ ÇOK SEVİYORUZ,
 DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN...

11 Nisan 2011 Pazartesi

YETER ARTIK BU DIGITÜRK İŞKENCESİ

      Malumunuz üzere Mart Ayından beri bloglarımıza ulaşılamıyordu, hala da eğer DNS ayarınızı değiştirmediyseniz ulaşmak mümkün değil...Gerçekten olaydan habersiz bir çok arkadaşım "ne yaptın da blogun kapatıdı" diye beni aradı... Düşünsenize, haberiniz bile yok, bir gün blogunuzu açmaya çalışıyorsunuz " Bu siteye erişim mahkeme kararıyla engellenmiştir" yazısıyla karşılaşıyorsunuz, gerekçe bildirilmemiş, süre bildirilmemiş, ortada sizin işlediğiniz bir suç da yok üstelik...
Kısaca açıklayayım, bazı blogların izinsiz yaptığı yayınlar nedeniyle Digitürk şikayette bulunuyor ve mahkeme kararıyla bu birkaç blog yüzünden tüm blogspot ailesi kapatılıyor, oysa ki yurtdışında bu  uygulama sadece suçlu blogların kapatılması şeklinde yapılabiliyormuş, biz daha o mertebeye gelememişiz... Mart ayının başında Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi, blogspot.com sitesi üzerindeki bloglara erişimi engelledi. Telif haklarına aykırı içeriğin ilgili bloglardan silinmesi sonrası ‘erişime engel’ kararının kaldırılması için resmi başvuru yapıldı. Ardından bu konuda ‘erişimin yeniden sağlanması’ kararı çıktı. Tam artık bloglar açılıyor diye sevinirken yeni bir haberle yeniden hayal kırıklığına uğradık;
 "İlk kararın kendilerine ulaşmasıyla birlikte başta TTNet, Superonline ve Koç.net olmak üzere tüm internet servis sağlayıcı (ISP) şirketler ‘blogspot.com’a ‘erişim engeli’ koymuştu. Diyarbakır’dan ulaşan resmi yazıdaki yeni kararla birlikte tüm bloglara erişimin yeniden açılması gerekiyordu. Ama bu olmadı.
Çünkü Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın erişimin yeniden sağlanması kararında IP numaraları doğru olmasına karşılık, “blogspot.com” yerine “blogsport.com” yazıyordu. İlgili kararda ‘r’ harfi fazladan yazılmıştı
Bu yazının ISP’lere ulaşmasıyla bazı şirketler erişim engelini kaldırdı. Ama başta 6.1 milyon abonesi bulunan Türkiye’nin en büyük servis sağlayıcısı TTNet olmak üzere birçok şirket ‘blogspot.com’a koyduğu erişim engelini kaldırmadı
Hukuk birimlerinin tavsiyesi doğrultusunda IP adresleri doğru olsa da sitenin ismindeki yazım hatası yüzünden bu engelin kaldırılmadığı belirtiliyor. Google’ın mahkeme kararındaki ‘r’ harfini çıkartmak adına yeniden işlem başlattığı buna karşılık yeni bir kararın çıkmasının zaman aldığı ifade ediliyor
Milliyet"

Sırada onlarca güzel pasta yayınlanmayı beklerken bunlarla uğraşmak ne büyük vakit kaybı... Ben de bir sonraki postumda tam da sansüre uygun bir pasta yayınlayacağım...AZ SONRAAA  :-P

8 Nisan 2011 Cuma

ANKARA'DA BLOG YAZARLARI İLE KAHVALTI

     Uzuuuunca bir aradan sonra tekrar merhaba...Bloglarımızın kapatılmasından sonra ilk yazımı bu konuyla ilgili yazmayı planlamıştım ama blogların açılmasını beklemek o kadar uzun sürdü ki bu güzel kahvaltı haberini daha fazla geciktirmek istemedim...Zaten bloglar da hala açılmadı, DNS ayarlarını değiştirip girebiliyorum...
     20 Mart Pazar günü sevgili Başak Temel'in organize ettiği kahvaltıda fizyoterapist Elif Özkaleli'nin konuğu olarak Ankara'lı blog yazarları ile buluştuk. Konuları yemekten modaya, seyahatten kitaba kadar değişen farklı blogların yazarlarıyla ev ortamı sıcaklığında keyifli bir sohbet eşliğinde geçen kahvaltımızda Elif Hanım'dan sağlığa, sağlıklı yaşam konusundaki doğrulara, yanlışlara ilişkin bilgiler aldık. Özellikle benim gibi 5 boyun 2 bel fıtığı sahibi ( şimdilik benim bildiğim bu kadar) biri için Elif Hanım'ın anlattıkları oldukça ilgi çekiciydi...Elif Hanım Ankara'da manuel tedevinin öncüsü ve tek ismi...
   Kahvaltıya katılan diğer blog yazarları ile de yararlı fikir alışverişlerinde bulunmak güzeldi, tahmin edileceği üzere ilk konumuz blogların kapatılması idi...Başta Başak Temel ve Elif Özkaleli olmak üzere katılan herkese tüm paylaşımları ve güzel sohbetleri için teşekkür ediyorum...

Nilay Arslan  www.modabenimdiyebilene.blogspot.com


Nilay Yılmaz  http://www.moda-yemektarifleri.com/

Betül Ayman  http://www.yemekkutusu.blogspot.com/

www.sabunkutusu.blogspot.com

Görkem SH  http://gezicini.blogspot.com/ 
http://gezicini-seyirdefteri.blogspot.com/

Rıza Selçuk Saydam  http://www.rsskitap.com/

http://www.rss-ems.com/blog

http://www.rssefsun.com

Altan Alkan http://www.uluhaber.com/index.php?sayfa=yazardetay&id=12

instagram hesabım: @serzincan

Related Posts with Thumbnails